Blog

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya, yalnızca taş ve mermerden inşa edilmiş bir yapı değil; zamanları aşan bir medeniyetin ifadesi, kültürlerin ve inançların birleşim yeri, insanlık tarihinin en etkileyici mimarlık ve sanat başarı hikâyelerinden biridir. İstanbul’un merkezinde yer alan bu muazzam yapı, binlerce yıl boyunca sadece bir ibadet alanı değil, aynı zamanda siyasi, kültürel ve sosyal bir merkez olarak da işlev gördü. Hristiyanlığın en kutsal yapılarından biri olarak Bizans İmparatorluğu’nun özünü yansıtırken, Osmanlı İmparatorluğu’nun fetih sonrası camiye dönüştürülerek yeni bir dönemin simgesi haline geldi. Günümüzde ise global çapta ziyaretçilerini ağırlayan bir müze ve cami olarak etkileyiciliğini sürdürüyor. Ancak Ayasofya’yı yalnızca dış görünümüyle tanımak, onun gerçek ruhunu anlamaya yetmez. Her bir sütun, mozaik ve kubbe, savaşların, depremlerin, hükümdarların ve halkların izlerini saklıyor. Bu yazıda, Ayasofya’nın adının kökeninden kubbesini destekleyen mühendislik harikalarına, mozaiklerine, gizemli efsanelerine ve onu ayakta tutan sırlarına kadar kapsamlı bir yolculuğa çıkıyoruz. Hazırsanız, tarihin kollarında bu muazzam kalbin sırlarını sırayla keşfedelim… İşte Ayasofya ile ilgili bilmeniz gerekenler…

1. Ayasofya’nın anlamı nedir?

Ayasofya’nın adı kulağımıza hoş geliyor, peki bu ismin kökeni üzerine hiç düşündünüz mü? İlk yapıldığında bu görkemli bina “Megale Ekklesia”, yani “Büyük Kilise” olarak anılmaktaydı. Ancak zamanla, 5. yüzyıldan itibaren “Sofya” kelimesi kullanılmaya başlandı. Halk, uzun süre “Büyük Kilise” demeye devam etti.

1453 yılında İstanbul’un fethedilmesiyle birlikte kilisenin adı değişti ve o günden bu yana “Ayasofya” olarak bilinmeye başladı. Peki bu kelime tam olarak ne anlama geliyor? “Aya” kelimesi “kutsal” veya “aziz” anlamına gelirken, “Sofya” ise “bilgelik” demektir. Yani Ayasofya, aslında “Kutsal Bilgelik” anlamına gelir. Düşünüldüğünün aksine, bir azizenin adı değil, Hristiyanlıkta Tanrı’nın bilgeliğini ifade eden bir kavramdır.

2. Ayasofya üç kez inşa edildi

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Doğru duydunuz! Ayasofya yalnızca bir kez değil, tam üç kez inşa edildi. İlk yapı, 4. yüzyılda ahşap bir bazilika olarak İstanbul’un Sarayburnu’nda inşa edildi. Bu yapının mimarı olarak I. Konstantinos anılsa da, kilisenin tamamlanması oğluna, Konstantios’a nasip oldu. Açılışı ise 15 Şubat 360 tarihinde gerçekleştirildi.

Fakat ilk yapı uzun ömürlü olmadı. 404 yılında çıkan büyük bir isyanda yok oldu. Daha sonra II. Theodosius yeni bir kilise inşa ettirdi, ama bu yapı da 532 yılında yaşanan meşhur Nika Ayaklanması sırasında tahrip oldu.

İşte bu noktada Bizans İmparatoru Justinianus devreye girdi! Bu sefer sadece bakım değil, efsanevi bir yapı istiyor. Miletli İsidoros ve Trallesli Anthemios gibi iki büyük mimara dev projeyi emanet ediyor. 537 yılında açılışı yapılan mevcut Ayasofya, işte bu üçüncü inşadır!

3. Sütunlar ve mermerler antik kentlerden getirildi

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya’nın mimarisi kadar malzemeleri de olağanüstüdür! İmparator Justinianus, bu devasa yapı için imparatorluğun dört bir yanından en değerli taşları ve sütunları toplattı. Mısır’ın Heliopolis kentinden, Efes’teki Artemis Tapınağı’ndan, Kyzikos’tan ve Suriye’nin Baalbek kentinden getirilen kırmızı porfir sütunlarla yapıyı süsledi. Her biri, geçmişin görkêmını bugüne taşıyor.

4. O meşhur kubbe tam bir mühendislik harikası!

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya’yı diğer kiliselerden ayıran en belirgin özelliklerden biri devasa kubbesidir. Bu kubbe öyle büyüktür ki, yapıya adım atanlar gökyüzüne açılan bir kapıdan içeri girmiş gibi hisseder. Yerden yüksekliği tam 55.60 metre! Depremlere dayanıklı hale getirilmesi için Rodos’tan getirilen hafif ama dayanıklı tuğlalarla örtülmüştür. Döneminin mühendislik şaheseri olarak nitelendirilebilir!

5. Efsaneye göre “İmparator Kapısı” Nuh’un Gemisi’nden kalma ahşaplarla yapılmış olabilir!

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya’daki en büyük kapı olan İmparator Kapısı, sadece imparator ve beraberindekilerin geçişine izin verilmiş özel bir kapıdır. Yüksekliği 7 metredir ve meşe ağacından yapılmıştır. Bronz çerçeveli bu kapının kanatları bronz levhalarla kaplıdır. Efsaneye göre, bu kapı Nuh’un Gemisi’nin tahtalarından yapılmış olabilir! Üzerindeki mozaik ise Ayasofya’daki ilk figürlü mozaiktir. Ayasofya hakkında bilmeniz gerekenler listemize devam ediyoruz.

İlginizi çekebilir:

Latin İstilasından Depremlere: 1500 Yıldır Ayakta Duran Görkemli Yapı Ayasofya’nın Etkileyici Hikayesi

6. Apsis mozaği

Ayasofya hakkında

İkonoklazm dönemi sırasında figürlü mozaiklerin çoğu yok edilmiş olsa da, bu dönem sona erdikten sonra 843 yılında Apsis Mozaiği yeniden yapıldı. Mozaiğin merkezinde tahtta oturan Meryem Ana ve kucağındaki İsa yer almakta. Detaylardaki işçilik ve kullanılan taşların ışıltısı göz alıcıdır.

7. Apsisteki iki melek

Ayasofya hakkında

Apsis kısmındaki iki melek figürü oldukça özel. Sağda Cebrail, solda ise Mikail tasvir edilmektedir. Cebrail’in görüntüsü, günümüze neredeyse eksiksiz ulaşırken, Mikail’in yalnızca kanadının ucu ve ayağının bir kısmı görülebiliyor. Bu mozaiklerin 9. yüzyılın ikinci yarısında eklendiği düşünülüyor.

8. Viking yazısı

Ayasofya hakkında

Ayasofya ile ilgili en ilginç bilgilerden biri de bu! Ayasofya’da bir Viking izine rastlamak sizi şaşırtabilir ama o gerçekten var! Güney galerisindeki bir mermer korkuluk üzerinde, 9. yüzyıldan kalma bir yazıt bulunmaktadır. “Halvdan buradaydı.” yazıyor. Bu kişinin, Doğu Roma ordusunda paralı asker olarak görev yapan bir Viking olduğu sanılıyor. Ayasofya’nın duvarlarına adını kazıyarak tarih sahnesine adım atmış.

9. VI. Leon mozaiği

Ayasofya hakkında

Bu mozaik, İmparator Kapısı’nın hemen üstünde yer almakta ve oldukça etkileyici bir sahneye ev sahipliği yapıyor. İsa, elinde açık bir İncil tutarken, ayaklarının dibinde diz çökerek VI. Leon’a kutsama veriyor. Yanlarda ise Cebrail ve Meryem Ana, madalyonlar içinde tasvir edilmiştir. Mozaik, 10. yüzyıldan kalmadır.

10. Sunum mozaiği

Ayasofya hakkında

Güney narteksin Güzel Kapı bölümünde bulunan bu mozaik, 1849 yılında restorasyon sırasında gün yüzüne çıkarıldı. Ortada Meryem Ana ve kucağında çocuk İsa yer alıyor. Solunda Konstantinos, şehri simgelerken, sağda Justinianus Ayasofya’yı temsil ediyor. Bu sahne, imparatorların şehri ve kiliseyi Meryem Ana’ya adadığını ifade ediyor. Altın mozaiklerin parlayan yüzeyi, görkemli bir mesaj taşıyor: “Bu şehir ve bu yapı sana emanet.” Ayasofya hakkında bilmeniz gerekenler yazısına devam ediyoruz.

11. Kubbedeki melek tasvirleri

Ayasofya hakkında

Ayasofya’nın kubbesine göz attığınızda, sizi bambaşka bir âleme taşıyan muhteşem Serafim melekleriyle karşılaşırsınız. Bu melekler, Tanrı’nın göksel tahtını koruduğuna inanılan altı kanatlı varlıklardır. Doğu cephesindeki melekler mozaik tekniğiyle yapılmışken, batıdakiler zaman içinde hasar gördüğünden fresk olarak yeniden canlandırılmıştır. İlginçtir ki, Osmanlı dönemi sırasında bu melek yüzleri sıvanarak gizlenmiş ama izleri hala gündemdedir.

12. Timpanon’daki Patrik mozaikleri

Ayasofya hakkında

Ayasofya’nın kuzey cephesine göz attığınızda, yarım kemerli nişlerde saklanan patrik figürleri dikkat çekiyor. 9. veya 10. yüzyıldan kalma olduğu düşünülen bu mozaiklerde yalnızca üç figür günümüze kadar sağlam kalabilmiştir: Genç İgnatios, Aziz İoannes Chrysostomos ve Aziz İgnatios Theophoros. Yedinci nişteki figürün büyük ihtimalle Athanasius olduğu düşünülmektedir. Her biri, Ayasofya’nın dini kimliğinin sessiz şahitleri gibi duruyor.

13. İmparator Alexandros mozaiği

Ayasofya hakkında

Kuzey galerisinin güneybatı köşesinde yer alan bu mozaik, İmparator VI. Leon’un kardeşi Alexandros’u tasvir ediyor. 10. yüzyıldan günümüze gelmiş olan bu mozaik, Ayasofya’nın en iyi korunmuş eserlerinden birisidir. İmparatorluk gücünün ihtişamını sergileyen bu sanat eseri, tarihe meydan okuyan bir duruş sergilemektedir.

14. Zoe ve Komnenos mozaikleri

Ayasofya hakkında

Güney galerisinin doğusunda bulunan Zoe Mozaiği, aşk ve ihtiras dolu bir hikaye anlatmaktadır. Ortada İsa, yanında İmparatoriçe Zoe ve eşi IX. Konstantinos yer alıyor. Ancak, dedikodulara göre bu mozaik aslen Zoe’nin ilk eşi III. Romanos döneminde yapılmış ve sonradan güncellenmiştir! Komnenos Mozaiği ise Meryem Ana’nın kucağındaki çocuk İsa ile birlikte, İmparator II. Ioannes Komnenos, eşi İrene ve oğulları Aleksios’u göstermektedir. İmparatorların ellerindeki bağış keseleri, Ayasofya’ya olan katkılarını simgeler.

15. Komutan Henricus Dandolo’nun mezar taşı

Ayasofya hakkında

Ayasofya’daki en şaşırtıcı ayrıntılardan biri IV. Haçlı Seferi’nin lideri Dandolo’nun mezar taşını bulmaktır. 1205 yılında İstanbul’da vefat eden Venedikli komutan, Hristiyan dünyasının Ayasofya’da bıraktığı önemli izlerinden birisidir. Ayasofya hakkında bilmeniz gerekenler listesine devam ediyoruz.

İlginizi çekebilir:

İstanbul’da Ziyaret Edebileceğiniz Bizans İmparatorluğu’ndan Kalan Nefes Kesici 5 Yer

16. Deisis kompozisyonu

Ayasofya hakkında

Ayasofya’nın en dokunaklı mozaiklerinden biri olan Deisis, 13. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Merkezde İsa, sağında Meryem, solunda Vaftizci Yahya (İoannes Prodromos) yer almakta. İki figür, insanlığın affı için İsa’ya yalvarırken gösterilmiştir. Bu eser, yalnızca dini bir kompozisyon değil, aynı zamanda Doğu Roma sanatında yeni bir dönemin habercisidir.

17. Omphalion

Ayasofya hakkında

Ayasofya’nın merkezinde yer alan omphalion, imparatorların taç giydiği yerdir. Renkli mermer dairelerle süslü bu alan, hem görsel bir şölen hem de Bizans ihtişamının bir sembolüdür. Burada yürürken, adımlarınız tarihin ritmine uyum sağlar.

18. Dilek sütunu

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Kuzeybatı köşesinde bulunan bu sütunun ortasında küçük bir delik vardır ve halk arasında “Terleme Sütunu” veya “Dilek Sütunu” olarak bilinmektedir. Rivayetlere göre, baş ağrısı çeken İmparator Justinianus bu sütuna yaslandığında ağrısı geçmiştir. Başka bir efsaneye göre Hızır Aleyhisselam, yapının Kâbe’ye yönlendirilmesi için bu sütuna dayanır. Günümüzde ziyaretçiler, baş parmaklarını deliğe sokup saat yönünde çevirerek dilek tutarlar. Dileğinizin kabul olup olmayacağını bilmeseniz de, denemeden dönmeyen hiç kimse yoktur!

19. Minareler

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

20. Dış destekler

Ayasofya ile İlgili Bilmeniz Gereken 20 Gerçek

Ayasofya hakkında bilmeniz gerekenlerin sonuna geldik. Kubbenin ağırlığı, Ayasofya’nın dış duvarlarında zamanla çatlaklara yol açınca, hem Bizanslılar hem de Osmanlılar yapının dışına payandalar eklemek zorunda kalmışlardı. Ama en etkili müdahale, hiç şüphesiz Mimar Sinan’a aittir. Kemerli ek yapılar, kalın destek duvarları ve taşıyıcı sistemler, yapının dayanıklılığını artırmıştır. Günümüzde Ayasofya’nın ayakta kalmasında Sinan’ın ustalığı büyük bir rol oynamaktadır. Toplamda 24 büyük destek yapısı, hem Bizans’ın hem de Osmanlı’nın mühendislik zekâsını simgelemektedir.

Kaynak: 1

Bir yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da var

Venedik, İtalya'nın büyülü şehri: Gezilecek En Popüler ve Az Bilinen Yerler
Blog

Venedik, İtalya’nın büyülü şehri: Gezilecek En Popüler ve Az Bilinen Yerler

 Venedik, İtalya’nın büyülü şehirlerinden biri olarak adını tarihi dokusu, romantik kanalları ve göz alıcı mimarisiyle duyuruyor. Denizin ortasında serpilen bu
"Las Vegas'ta Gezilecek Yerler: Işıltılı Eğlencenin Kalbinde Unutulmaz Anlar"
Blog

“Las Vegas’ta Gezilecek Yerler: Işıltılı Eğlencenin Kalbinde Unutulmaz Anlar”

 Las Vegas, Amerika Birleşik Devletleri’nin Nevada eyaletinde yer alan, ışıltılı ve renkli dünyasıyla ünlü bir şehirdir. Her yıl milyonlarca turisti