Venedik’te sıradan bir süpermarket mi arıyorsunuz? O halde doğru yer de değilsiniz! Çünkü burası alışveriş yaparken tarihin derinliklerine yolculuk edebileceğiniz eşsiz bir konum… Neo-Gotik ve Art Nouveau mimarisinin etkileyici birleşimiyle inşa edilen Teatro Italia, bir zamanlar büyüleyici operaların yankılandığı, sahne sanatlarının hayat bulduğu ihtişamlı bir tiyatroydu. 20. yüzyılın başlarında Venedik’in kültürel hayatına damgasını vuran bu muazzam yapı, sanat tutkunları ve aristokratların buluşma noktasıydı. Zamanla değişen koşullar nedeniyle farklı bir amaçla kullanılmaya zorlandı. Ancak günümüzde Teatro Italia, geçmişin büyüsünü koruyarak modern dünyanın gereksinimlerine hizmet eden olağanüstü bir süpermarkete dönüşmüştür. Haydi, zamanda bir yolculuğa çıkalım ve bu büyüleyici dönüşümün perde arkasına birlikte bakalım!
Venedik’in Cannaregio semtinde, Santa Lucia İstasyonu’ndan Rialto’ya doğru ilerlerken sizi etkileyici bir bina karşılıyor: Teatro Italia
Bugün raflarında taze meyveler, İtalyan makarnaları ve nefis şaraplar bulunan bu yapı, bir zamanlar Rigoletto ve Goldoni operalarının sahne aldığı bir mekân olmuştur. Ancak yıllar geçtikçe unutulmaya yüz tuttu ve kaderine terk edildi… ta ki büyük bir restorasyon sürecinden geçirildikten sonra yepyeni bir kimliğe kavuşana dek!
Burası sıradan bir bina değil! Teatro Italia’nın hikâyesi, 1916 yılında ünlü mimar Giovanni Sardi tarafından tasarlandığında başladı
Bu yapı, Venedik’in geleneksel Gotik dokusunu yansıtan detaylarla süslüydü. San Marco Meydanı’ndaki Dükler Sarayı ve Venedik Üniversitesi’nin tarihi binalarını andıran zarif sivri kemerli pencereleriyle adeta bir sanat eserini andırıyordu.
Sadece dış cephesi değil, iç tasarımı da etkileyiciydi! Binanın inşasında betonarme ve dövme demir kullanılması, o dönemde oldukça yenilikçi bir yaklaşım olarak kaydedildi. Ana girişte San Marco Aslanı ve zarif armalara yer verilmişti. İç mekânda ise Venedikli sanatçı Alessandro Pomi’nin muhteşem freskleri bulunmaktaydı. Merkezi salonda göğe uzanan İtalya’nın Zaferi adlı fresk, büyüleyici güzelliğiyle ziyaretçileri adeta etkisi altına alıyordu.
İlginizi çekebilir:
İtalya Hakkında Muhtemelen Daha Önce Duymadığınız 16 İlginç Gerçek
Teatro Italia, açıldığı yıllarda Venedik’in en önemli kültürel merkezlerinden biri haline gelmişti. Önce tiyatro olarak kullanıldı, ardından 1970’lere kadar aktif bir sinema olarak hizmet verdi. Ancak zaman içerisinde eski görkemini kaybetti ve Cà Foscari Üniversitesi’ne devredildi
Sonrasında ne oldu? İşte burada dramatik bir değişim gerçekleşti! 1990’larda bina uzun süre kapalı kaldı ve kaderine terk edildi. Ta ki Coin ailesi burayı satın alıp Aspiag Service (Despar bayisi) ile anlaşarak yeni bir hayat vermeye karar verene kadar! 28 Aralık 2016’da Teatro Italia, süpermarket olarak kapılarını tekrar açtı. Ama sıradan bir süpermarket değil!
Venedik’in kalbinde, tarihi bir binanın içinde alışveriş yapmak nasıl bir duygu olurdu?
Teatro Italia’ya adım attığınız an, sizi sıradan bir market atmosferi değil, adeta bir sanat galerisi karşılıyor. Tavanda büyüleyici freskler, duvarlarda titizlikle işlenmiş süslemeler, tarihi dokusunu koruyan mimari detaylar… Alışveriş yaparken bir yandan da bir sanat müzesinde dolaşıyormuş hissine kapılıyorsunuz.
Yani burası sadece bir market değil, geçmişin ve bugünün buluştuğu bir kültürel miras. Teatro Italia’nın raflarında sadece makarna ya da zeytinyağı değil, Venedik’in zamansız ruhu da saklı!
İlginizi çekebilir:
İtalya’nın Turist Kalabalığından Uzak Gizli Kalmış 8 Sahil Kasabası
Teatro Italia’nın büyük restorasyon projesi, tam dört buçuk milyon euroya mal oldu ve her detay özenle ele alındı
Çalışmalar, süpermarketin kurulumu da dahil olmak üzere Denetim Kurulu’nun gözetiminde gerçekleştirildi. Yani, raflardan aydınlatmaya kadar her şey, orijinal atmosferi bozmadan yerleştirildi. Restorasyon süreci, sürdürülebilirlik ve tarihi koruma ilkelerine uygun bir biçimde yürütüldü.
İşte projede dikkate alınan en önemli noktalar:
Eski fresklerin büyüsünü korumak için doğrudan duvarlara ışık tutmaktansa, LED aydınlatmalar rafların içine entegre edilmiştir. Böylece enerji tasarrufu sağlanmış ve muhteşem dekorasyon zarar görmemiştir.
Süpermarketin soğutmalı tezgahlarının motorlarından çıkan ısı bile boşa gitmez! Bu enerji, mekanın ısıtılması ve sıcak su ihtiyacı için yeniden kullanılmaktadır. Hem çevre dostu hem de verimli bir sistem! Süpermarket atmosferinin ferah ve sağlıklı olması için özel bir buhar arıtma tesisi kurulmuştur. Böylece kötü kokular ve zararlı emisyonlar en aza indirilmiştir. Soğutmalı tezgahlar ve duvarlarda özel kapılar kullanıldı. Bu sayede sıcaklık ve nem kontrol altında tutuldu, enerji kaybı önlendi. Siz bu süpermarketi nasıl buldunuz?
Kaynak: 1
