Türkiye’nin her köşesi, tarihi ve efsanelerle dolu; her şehir kendine has bir hikâye barındırıyor. Peki, bu şehir isimlerinin arkasında ne tür geçmişler yatıyor? İstanbul’dan Trabzon’a, Adana’dan Sinop’a yayılan bu isimler sadece coğrafi işaretler değil; kültürel mirasımızın canlı tanıklarıdır. Bir mitolojik karakterden, bir doğal özelliğe ya da halkın dillendirdiği duygulara dayanan isimler, günümüzde kimliğimizin vazgeçilmez bir parçasını oluşturuyor. Bu büyüleyici geçmişe bir yolculuğa çıkmaya ne dersiniz? Her biri masalsı hikâyelerle bezeli şehir isimleri, bizlere tarih kitaplarından ve halk masallarından sesleniyor. Hadi gelin, Türkiye’nin şehir isimlerinin kökenlerini birlikte keşfedelim! Ayrıca ismi değiştirilen şehirler hakkında bilgi almak isterseniz, bağlantıya tıklayabilirsiniz.
1. İstanbul
İstanbul, Türkiye’nin herkesçe bilinen kentlerinden biridir. Ancak İstanbul’un adı, ilk bildiğimiz şekliyle hiç de öyle değil. Şehir, M.Ö. 658’de Megara Kralı Byzas tarafından kurulduğunda “Bizantion” ismiyle anılıyordu. Sonrasında Roma İmparatorluğu’na katılınca, Roma İmparatoru Marcus Aurelius döneminde şehrin ismi “Antion” olarak değişti. Ancak asıl dönüşüm Bizans döneminde yaşandı. O dönemde, Bizans İmparatoru Konstantin şehre “Konstantinopolis” adını vermişti. Peki, İstanbul ismi nereden geliyor? O, aslında halkın “şehre doğru” anlamına gelen “Stin-Polis” ifadesinden türetilmiş. Yani İstanbul, halkın sıcak ve samimi bir tanımlamasından doğmuştur! Ne kadar ilginç, değil mi?
2. Adana

Adana’nın isminin, bir efsaneye göre gök tanrısı Uranüs’ün oğlu Adanus’tan geldiği söylenir. Adanus, şehri kurmuş ve ona kendi adını vermiştir. Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin deltasındaki bereketli topraklarda, Adana ismi zamanla çok özel bir anlam kazanmıştır. Fenikeliler bile bu şehre “Adonis” adını vermiş, bereketli toprakları ve tarım tanrısı Adonis’i anarak… Ne kadar etkileyici, değil mi?
3. İzmir

İzmir’in adı, ünlü Homeros’un eserlerinde yer alan Kıbrıs Kralı Kinyras’ın kızı Smyrna’dan gelmektedir. Ancak bu sadece başlangıç! Mitolojiye göre Tanrıça Artemis de İzmirli olarak anılmaktadır. Şehirdeki arkeolojik buluntular bu efsaneleri teyit eder niteliktedir. İzmir adı, halkın “Smyrna”ı zamanla nasıl telaffuz ettiğiyle biçimlenmiştir. Yani İzmir, hem tarihi hem de mitolojik izleri taşımaktadır! Türkiye’nin şehir isimleri temasına devam ediyoruz.
4. Trabzon

Trabzon, adını Pontus Rum Devleti döneminde kullanılan “Trapezus” kelimesinden almaktadır. Bu kelime, “dört köşe” anlamına gelir! Trabzon’un kendine özgü tınısı ve kültürü, bu eski isminde taşıdığı derin izleri günümüzde de yaşatmaktadır. Yani, Trabzon ismi aslında şehrin coğrafi yapısını yansıtmaktadır. Ne kadar ilginç bir bağ!
5. Manisa

Manisa, Spil Dağı’nın eteklerinde kurulmuş ve adını antik Yunanca “Magnesia” kelimesinden alıyor. Bu kelime, bu bölgedeki manyetik taşların gücüne atıfta bulunuyor. Bazı kaynaklara göre, bu taşlar gerçekten de manyetik özelliklere sahipti, bu yüzden Manisa ismini almıştır. Türk hakimiyetine geçtikten sonra, şehrin ismi Manisa olarak kalmış ve köklerine bağlı kalarak evrimini gerçekleştirmiştir.
6. Amasya

Bir şehrin adı, onun ruhunu taşır derler. Amasya’nın adı da işte böyle bir hikâyeye sahiptir! Antik dönemlerde Mitridates Krallığı döneminde bu güzel şehir “Amaseia” olarak bilinmekteydi. Tarih sayfalarında, eski Amasya sikkelerinde bu isminde net bir şekilde yer aldığını görebiliriz. Peki, bu ismin anlamı nedir? Strabon’a göre “Amaseia,” “Ana Tanrıça Mâ’nın şehri” (Pers kökenli tanrıça) demektir. Yani, Amasya’nın tarihi sadece coğrafi güzelliklerle değil, mitolojik bir dokuyla da süslenmiştir!
7. Ankara

Türkiye’nin kalbi olan Ankara’nın adı, beklediğinizden çok daha derin bir geçmişe sahiptir. Efsaneler, Galatlar buraya yerleştiklerinde şehre Yunanca “çapa” anlamına gelen Ankyra adını verdiklerini öne sürer. Zamanla bu isim Ancyre, Engürü, Angara derken bugünkü “Ankara” formuna ulaşmıştır. Şehir, sadece o isimle değil, ruhunda da tarih boyunca pek çok kültürün izlerini barındırmaktadır.
8. Ağrı

Ağrı’nın adı, sesi bile oldukça güçlüdür, değil mi? Bunun nedeni, adını efsanelerle dolu Ağrı Dağı’ndan almasıdır. Eski metinlerde Ararat olarak anılan bu dağın, Nuh’un Tufanı’nda Nuh’un gemisinin konduğu yer olduğuna inanılmaktadır. Türklerin bu bölgeye hâkim olmasıyla birlikte dağın adı “Ağrı” olarak anılmış ve o isim şehirde de yaşatılmıştır. Hem tarihi hem de efsanesiyle büyüleyici!
İlginizi çekebilir:
Vancouver’dan Filipinler’e: İnsanların Adını Taşıyan 15 Ünlü Ülke Ve Şehir

Tarihi yapıları ve görkemli kıyıları ile Antalya, ismini Bergama Kralı II. Attalos’tan alıyor. Kral, bu bölgeyi çok sevdiğinden şehre kendi adını vererek Attaleia demiş. Zamanla ismi, halk arasında değişikliklere uğrayarak bugünkü “Antalya” halini almış. Tarihin Attalos’tan Antalya’ya uzanan serüveni, şehre farklı bir hava katıyor.
10. Alanya

Deniz ve tarih iç içe geçtiğinde, işte Alanya doğuyor. Bu güzel şehrin adı, ilk zamanlarda Korakesium olarak anılmıştır. Bizans döneminde Kalanoros adını almıştır. Ancak, Anadolu Selçuklu hükümdarlarından I. Alaaddin Keykubat’ın bu muhteşem kaleyi fethetmesiyle şehir Alaiye adını almış. Cumhuriyet döneminde ise Atatürk’ün ziyareti sonrası bu güzel şehir “Alanya” olarak anılmaya başlanmıştır.
11. Artvin

Artvin adı, kulağa masal gibi geliyor. Adının kökeni hakkında farklı görüşler var. Yaygın görüş, Artvin’in adının Gürcüce kökenli olduğu ve “Ardvin” ya da “Artvani” şeklinde, “yüksek yer” veya “ormanlık bölge” anlamına geldiğidir. Bu isim, bölgenin coğrafi özelliklerini ve doğal zenginliklerini yansıtır. Tarih boyunca çıkardığı medeniyetler de bu adlandırmaya etkide bulunmuş olabilir. Artvin’in tarihi M.Ö. 2000’lere kadar uzanmakta ve Hititler, Urartular, Gürcüler, Bizanslılar ve Osmanlılar dahil birçok medeniyetin izlerini taşımaktadır. Bu nedenle adın kökeni, bölgedeki çeşitli kültürlerin etkisiyle şekillenmiş olabilir.
12. Edirne

Tarihin birçok döneminde farklı adlarla anılmış bir şehir hayal edin. Bugünkü Edirne, bir dönemin Roma İmparatoru Hadrianus’un favori şehirlerinden biri olarak bilinmekteydi. II. yüzyılda, Roma’nın doğuya açılan kapısı olan Orestia kasabasına kent statüsü veren Hadrianus, bu şehre adını da bırakmayı ihmal etmemiş, dolayısıyla şehrin ismi “Hadrianopolis” haline gelmiştir. Zamanla bu isim “Adrianople” ve ardından bugünkü “Edirne” biçimine dönüşmüştür. Osmanlı döneminde ise “Edrinus” ve “Endriye” gibi isimlerle anılmış, hatta Aşıkpaşazade Tarihi’nde bile “Edrene” olarak kaydedilmiştir. Ancak, asıl kimliğini Osmanlı’nın başkenti olduğu dönemde kazanmış, I. Murat 1361’de bu stratejik şehri fethederek 88 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu’nun gözbebeği yapmıştır. İstanbul’un fethinden sonra başkent unvanını kaybetse de tarih sahnesindeki etkisi hiç bir zaman silinmemiştir.
13. Isparta

Isparta’nın adının kökeni hakkında kesin bir bilgi yok. Ancak ortaya atılan teoriler oldukça etkileyici ve her biri yeni bir hikaye sunuyor. En yaygın açıklama, Sanskritçede “su” anlamına gelen “Vari” kelimesinin başına “Is” eklenmesiyle “Isparita” kelimesinin türemesi. Zamanla bu isim “Isparta” halini almıştır. Başka bir görüş ise kentin ilk adı olan “Baris”tır; bu kelime Hititçede “bereket” anlamına gelir. Romalılar bölgeye geldiğinde bu ismi kendi dillerine uydurmuş ve “Sbarita” yapmışlardır. Türkler de bu kelimeyi alıp günümüzdeki haliyle kullanmaya devam etmiştir. Biraz daha mistik bir hikâye arıyorsanız, İbn Battuta’nın kaydettiklerini incelemenizi öneririm. Arap kaynaklarında “Sabarta” olarak anılan bu bölge, M.Ö 8. yüzyılda Karadeniz’in kuzeyinden sürülen Sabardai kavminin yerleşimiyle hatırlanmıştır. Böylece Isparta’nın kökleri belki de Anadolu’dan çok daha uzak diyarlara dayanıyor olabilir!
14. Eskişehir

Adından da anlaşılacağı üzere, Eskişehir tam anlamıyla bir tarih kokuyor. Ancak işin ilginci, bu şehir “eski” olmayı gerçekten hak ediyor! Şehrin ilk yerleşim yeri, bugünkü merkezden 6 kilometre kuzeyde, Dorylaion adıyla anılmaktaydı. Zamanla bu bölge, mevcut yerine taşınmış ve böylece “Eski yerleşim” anlamına gelen Eskişehir adı halk arasında yerleşmiştir. Yani, bu şehrin ismi topraktan ve geçmişinden besleniyor.

1884’te Menteşe Sancağı olarak bilinen bu bölge, 1913’te Aydın eyaletinden ayrılarak bağımsız bir il haline gelmiştir. Peki, adı nereden geliyor dersiniz? Rivayet odur ki, Selçuklu Sultanı Kılıçarslan’ın komutanlarından biri olan Muğlu Bey, bu bölgeyi fethederek adını efsanevi hale getirmiştir. Bu kahramanın adı zamanla “Muğla”ya dönüşmüştür. Yani Selçuklu tarihinin gölgesinde bir isim hikâyesi!
16. Sinop

Sinop, efsanelerle dolu bir diyar… Şehrin adı hakkında iki farklı hikâye var. Birinci hikaye, Sinop isminin bir Yunan tanrıçasından alındığını öne sürmektedir. Diğer bir anlatı ise Sinop isminin bir Amazon kraliçesi olduğuna dikkat çekmektedir. Savaşçı Amazon kadınlarının kraliçesi bu topraklarda anılmış olabilir! Her iki durumda da Sinop’un mitolojiyle olan bağı açıktır. Türkiye’nin şehir isimleri konusundaki yolculuğumuz sona erdi.