Sokak sanatı, toplumsal alanlarda yaratılan, gerektiğinde sosyal mesajlar veren ya da sadece görsel bir şölen sunmayı amaçlayan sanat eserleridir. Bu yazımızda, dünyanın en sıradışı ve ilginç sokak sanatı örnekleri ile tanınan şehirlerden bahsedeceğiz.
George Town, Malezya
Malezya’daki sömürge dönemi ticaret kasabası olan George Town, yerel hükümetin 2012 George Town Festivalinin bir parçası olarak Litvanyalı sanatçı Ernest Zachareviç’i halka açık bir sokak sanatı tasarımı yapması için görevlendirmesiyle, Güney Doğu Asya’nın sokak sanatı merkezi haline gelmiştir.
Bethlehem, West Bank
Bethlehem, İsrail ile Filistin arasında yüksek, basık ve çirkin bir bariyer işlevi görüyordu. Artık sokak sanatçılarının sevgi ve umudu teşvik eden mesajlarını yaymalarına olanak tanıyan bir tuval haline geldi.
Valparaiso, Chile
Dünyanın sokak sanatı başkenti olarak bilinen Valparaiso’nun dar sokakları, limandan dik bir şekilde yükselen 43 tepe ile çevrilidir ve kentin duvarları, şehri rengarenk yapan sokak sanatlarıyla kaplıdır.
Lodz, Polonya
Lodz, 10 kat yüksekliğindeki devasa duvar resimleri ile tanınmakta. En ünlü eserler, Polonyalı sanatçılar Przemyslaw Blejzyk ve Polonya folklorunun temalarını kullanan Mateusz Gapski’nin çalışmalarıdır. Soğuk olarak bilinen Polonya’yı bu sokak sanatı adeta ısıtıyor.
Brac, Hırvatistan
Graffiti na Gradele olarak bilinen festival, beş yılı geride bıraktı ve Brac sokakları birbirinden renkli ve güzel sokak sanatı ile dolup taşıyor. Yıllar içinde ortaya çıkan duvar resimleri, hızla turistik cazibe merkezleri haline geldi. Bu duvar önünde fotoğraf çekinmek ve festivale katılmak için Biletall.com’dan Hırvatistan uçak biletinizi alabilirsiniz.
Ljubljana, Slovenya
1990’larda Yugoslavya’nın dağılmasının ardından Metelkova’daki askeri kışlalar terk edildiğinde, sanatçılar ve aktivistler bu bölgelere yerleşti ve kasvetli binalar, zamanla sanatsal eserlere dönüştürüldü.
Stavanger, Norveç
Her yıl, Stavanger sakinleri, kentin NuArt Festivalinin bir parçası olarak, evlerinin ve işyerlerinin duvarlarını sokak sanatçılarına teslim ederler. Bu dönemde yapılan resimler, en az bir yıl boyunca yapıldıkları yerlerde kalmak zorundadır.