Batı Anadolu’nun Ege Bölgesi’nde yer alan Afyonkarahisar, Türkiye’nin termal cenneti olarak ün kazanmaktadır. Şehir, M.Ö. 3000 yılına kadar uzanan tarihi boyunca Hattiler, Hititler, Frigler, Persler, Romalılar ve Bizanslılar tarafından inşa edilmiş etkileyici antik yerleşimleri, hamamları ve tarihi yapılarıyla tarih meraklılarının ilgisini çekmektedir. Afyonkarahisar, sadece bir termal merkez olmanın ötesinde, mermercilik ve gıda sektörlerinde de uluslararası alanda tanınan bir konuma sahiptir. Bu şehir, Başkomutanlık Meydan Savaşı’nın gerçekleştiği yer olması nedeniyle önemli bir tarihi mirasa sahiptir. Başkomutanlık Tarihi Milli Parkı, Mustafa Kemal Atatürk Anıtı da dahil olmak üzere birçok etkileyici anıtı barındırmakta ve Kurtuluş Savaşı dönemine ait belgelerin sergilendiği Zafer Müzesi, şehrin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Geçmişte “Afyon” olarak anılan bu şehir, 2005 yılında Afyonkarahisar adını almıştır.
Frig Vadisi’nin 500 kilometre boyunca uzandığı noktada yer alan Afyonkarahisar, benzersiz peri bacaları ve kaya oluşumlarıyla Kapadokya’daki örneklerine benzer güzellikler sunmaktadır. Bu doğal güzellikler, yerli ve yabancı turistlerin yıl boyunca ziyaret ettiği bir cazibe merkezi olmuştur. Afyonkarahisar, dünya çapında tanınan Gazlıgöl, Hüdai Kaplıcaları, Ömer Kaplıcaları gibi birçok tarihi kaplıcaya ev sahipliği yapmasıyla öne çıkmaktadır. Zengin yöresel mutfağı ve çeşitli turizm opsiyonlarıyla Türkiye’nin en hızlı gelişen turistik merkezlerinden biri konumundadır. Turizmin hızla ilerlemesiyle şehirde birçok otel, ziyaretçiler için konaklama seçenekleri sunmaktadır.
İklim
İç Anadolu Bölgesi’nin iklim geçiş koridorunda yer alan Afyonkarahisar, Ege Bölgesine rağmen sert bir karasal iklime sahiptir. Şehir, denizden uzaklığı ve çevresinin dağlarla kaplı olması nedeniyle böyle bir iklim yapısına sahip olmuştur. Sıcak ve kuru yazlar ile kar yağışlı ve soğuk kışlar şehre hâkimdir. İlkbahar ve sonbahar yağışlı dönemler ile kendini gösterir; Nisan ve Mayıs en çok yağış alan aylardır ve yıllık ortalama sıcaklık 11 derecedir. Afyonkarahisar, deniz seviyesinden 1015 metre yükseklikte bulunur ve gündüz ile gece sıcaklıkları arasında belirgin farklılıklar yaşanır. Şehri gezmek için en uygun zamanlar ılık sonbahar aylarıdır. Ancak termal tatil için kış ayları da iyi bir tercihtir.
Afyon Kalesi
Afyonkarahisar’ın merkezinde, 226 metre yüksekliğindeki volkanik kaya kütlesi üzerine inşa edilen Afyonkarahisar Kalesi’ne ulaşmak için 550 basamaklı bir merdiven kullanılmaktadır. Bu yolculuk, Hititler’den Osmanlı’ya kadar uzanan eski uygarlıklara işaret eder ve çeşitli amaçlarla kullanılmıştır. Kale, M.Ö. 1350 yılında Hitit İmparatoru II. Murşil döneminde, Arzava seferi sırasında savunma amaçlı inşa edilmiş ve zamanla Hapanuva adını almıştır. Kale, Bizans ve Selçuklu dönemlerinde önemli çatışmalara ev sahipliği yapmıştır.
Kalenin zirvesinde, Anadolu’nun Frigler dönemine ait olduğu düşünülen M.Ö. 1200-700 yılları arasına tarihlenen dört büyük sarnıç ve Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış tapınak alanları bulunmaktadır. Selçuklu Sultanı döneminde Roma ve Bizans dönemlerinde Akroenos olarak bilinen bu kale, Selçuklu döneminde Afyonkarahisar adını almış; çünkü I. Alaaddin Keykubat hazinelerini burada muhafaza etmiştir ve bu nedenle kale Hisar-ı Devlet olarak da anılmıştır. Kale isimleri zamanla değişmiş ve Selçuklu veziri Sahip Ata Fahrettin Ali döneminde kaleye Karahisar-ı Sahip ismi verilmiştir. Daha sonra II. Selim tarafından 1573 yılında restorasyon sürecine girmiş ve yörede afyon yetiştirildiği için en son ismi olan Afyonkarahisar olarak kalmıştır.

Battal Gazi Efsanesi
740 yılında, Afyonkarahisar’da yaşayan Battal Gazi ve yakın dostu Ahmet Tarhan, Afyonkarahisar Kalesi’ni kuşatmanın bir yolunu bulmuş ve kaledekilerin dış dünyayla olan bağlantısını kesmiştir. Kale komutanı, durumu Bizans İmparatoru’na bildirmiş ve Bizans Komutanı, yola çıkmak üzere yüz bin kişilik bir ordu toplamıştır. Battal Gazi’ye aşık olan komutanın güzel kızı, onun çimlerde uyuduğunu gördüğünde seslenmiş ancak ona ulaşamamıştır. Bu yüzden bir kağıda yazı yazar, taşa sararak Battal Gazi’nin yanına fırlatmıştır. Ancak Battal Gazi uyanmadığında kız, Türk komutanının öldüğünü sanarak babasından zehirli bir hançer istemiştir. Ancak Battal Gazi’nin gerçekten ölmediğini görene kadar, kız üzüntüyle zehirli hançeri kendi kalbine saplar. Bizans ordusu kaleye ulaştığında savaş başlar ve Ahmet Tarhan, askerleriyle birlikte şehit düşer. Ahmet Tarhan, Karahisar Kalesi’nin eteklerinde, şu anki konumu Ulu Cami’nin karşısındaki bir mezara defnedilmiştir.
Gezilecek Yerler
Frig Vadisi
Afyonkarahisar, Ankara, Eskişehir ve Kütahya arasında yayılan Frigya medeniyeti, yaklaşık 3000 yıl önce var olmuş ve günümüzde hala izleri takip edilen bir kültürel mirasa sahiptir. Frigler, günümüzde bile efsanelerle anılan bir medeniyet olarak öne çıkmaktadır. Frigya’nın keşfine yönelik olarak tasarlanan ve 2013’te açılan Frig Yolu, uluslararası standartlarda uzun yürüyüş ve bisiklet rotaları sunarak gezginlere Frigya’yı keşfetme fırsatı tanımaktadır.
Frigya sakinleri, dünya çapında dikkat çekici ve değerli kaya eserleri ile mezar anıtları yaratmışlardır. Afyonkarahisar Frig Vadisi’nde keşfedilecek birçok yer vardır. Açık hava tapınakları, kaya anıtları, sunaklar, kaya mezarları ve yerleşim alanları ile birlikte kaleler, türbeler ve şapeller gibi zengin bir miras bu bölgede görülebilir.
İscehisar Peri Bacaları
Frig Vadisi’nde yürüyüş yaparken karşılaşabileceğiniz peri bacaları gerçekten eşsiz manzaralar sunmaktadır. Afyon’un coğrafi yapısı, jeolojik olarak volkanik bir arazi üzerinde kurulu olduğu için bu tür doğal oluşumlar görülmektedir. Eğer Frig Yolu’nu keşfetmeye karar verirseniz, mutlaka fotoğraf makinenizi yanınıza almalı ve özellikle İscehisar Peri Bacaları’nı görüp bol bol fotoğraf çekmelisiniz.
Başkomutanlık Tarihi Milli Parkı
Başkomutanlık Tarihi Milli Parkı, Uşak, Kütahya ve Afyon illerine yayılan bir bölgedir ve toplamda 348.340 dekarlık bir alana sahiptir. Bu park içinde yer alan Kocatepe ve Dumlupınar bölgeleri, Büyük Taarruz’un yaşandığı ve önemli bir zaferin elde edildiği alanlardır. Bu tarihi ve kültürel değerlere verilen önemi vurgulamak amacıyla 8 Kasım 1981 tarihinde milli park statüsü kazanmıştır.

Afyon Anıtkaya (Eğret) Şehitliği
Bu şehitlik, Kurtuluş Savaşı sırasında 13. Alay ve 20. Alay’da şehit olanların anısına yapılmıştır. Afyon – Kütahya karayolu üzerinde, Anıtkaya mevkiinde bulunmaktadır. İlk olarak 1924’te basamaklı bir yapı olarak inşa edilen bu şehitlik, 1972’de yenilenmiştir. Devlet törenlerinin düzenlendiği günlerde veya Afyon’da seyahat ederken buraya uğrayarak tarihe saygı gösterebilirsiniz.
Kırkgöz Köprüsü
Bolvadin ilçesinde bulunan Kırkgöz Köprüsü, Afyon’un tarihî zenginliklerinden biridir. Köprünün ilk bölümü, 1150 yılında Bizans İmparatoru I. Manuel Komnenos tarafından yaptırılmış ve inşasında mermer ile bazalt taşı kullanılmıştır. Daha sonra, Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Mimar Sinan tarafından köprünün kuzey tarafına 200 metrelik bir ekleme yapılmış ve köprü 64 gözlü hale getirilmiştir. Bu bölüme, suya inmek için mermer bir merdiven ve bir namazgah eklenmiştir.
Yedikapılar Manastırı
Bolvadin ilçesinde yer alan tarihi yapılardan biri Yedikapılar Manastırı’dır. Kemerkaya mevkiinde bulunan bu manastır, tüf kayalığın yüzeyine oyulmuş kilise ve odalardan oluşur. Bitişik tonozlu tavanları olan manastır, bulunduğu bölge itibarıyla oldukça erişilebilir durumdadır. Afyon seyahatinizde bu tarihi mekanı görmek için mutlaka zaman ayırmalısınız.